Emlak piyasası ABD ekonomisinde çok önemli bir rol oynamaktadır. Ülkedeki gayrimenkul sektörü her zaman dinamik ve yatırımcılar için yeni fırsatlar sunmaya elverişli bir ortama sahip oldu diyebiliriz. Bununla birlikte gayrimenkulun, pazarın geleceğini belirleyebilecek bazı önemli faktörlerle bağlantılı bir zincirin de parçası olduğunu belirtmek gerekiyor.
ABD'de Emlak Üzerinde Hangi Faktörlerin Etkisi Var?
Gayrimenkul üzerinde doğrudan etkisi olan faktörlerden biri pazardaki taleptir. İster ticari ister konut amaçlı olsun, gayrimenkuller şirketler ve diğer işletmeler tarafından ofis kullanımı amaçlı talep görürken, aileler ve bireyler tarafından da kişisel kullanım için talep görebiliyor. Her ne kadar buradaki arz ve talep matematiği basit olsa da, gayrimenkul dengesinin önemi bazı vurgulara ihtiyaç duyabilir. Bu faktör aynı zamanda inşaat ve sanayideki büyümeyi de etkileyerek ülke ekonomisine büyük katkı sağladığı için oldukça önemli olduğunu belirtebiliriz.
Emlak satışlarında düşüş olması durumunda dalgalanma etkisi de harekete geçebilir. Satışlardaki radikal bir düşüş, evlerin değerinin buna bağlı olarak düşmesine neden olur. Bunu takiben, ev kredileri talep kaybedecek ve her bir mal sahibinin uzun vadeli bir kredi planı olmadan bir ev için ödeme yapmasına neden olarak diğer harcamaları konusunda daha dikkatli davranmalarına yol açacaktır. ABD ekonomisi genel olarak tüketim harcamalarına bağlı olduğundan, bu olaylar zinciri alarm zillerinin çalması için yeterli olabilir.
ABD'de emlak piyasasını etkileyebilecek bir diğer faktör, ülkedeki mortgage döngüsüdür. Geçmişte sistemdeki bir hata, 2008 yılında ekonomik krizlere yol açarak binlerce çalışanın işini kaybetmesine neden oldu. Bu örnekteki sorun, kredi veren bankaların borçlulardan elde edilen yüksek faizli kredilerin getirilerini ipoteğe dayalı menkul kıymetlere çevirmesiydi. Kredi borçluları geri ödeme yapmak için zorlandığında ise bu ipoteğe dayalı menkul kıymetler ani bir değer düşüşü yaşadı ve ilk krizi başlattı.
Diğer ülkelerde olduğu gibi, ABD hükümet politikalarının emlak piyasası üzerinde de etkileri bulunuyor. Mevzuattaki değişiklikler mülklerin fiyatlarını doğrudan etkileyebilir. Bazen hükümetler, vergi kredileri ve sübvansiyonlar konusunda kolaylık sunarak emlak piyasasına olan talebi artırmaya çalışabilir. Bu durum bir mülke yatırım yapmak için iyi bir fırsat gibi görünse de aynı zamanda piyasadaki arz ve talep dengesini de iyi hesaplamayı gerektiriyor.
Son olarak ise, toplumdaki sosyo-ekonomik değişiklikler, emlak piyasasındaki değişikliklerin bir başka nedenidir. Alıcıların olası tereddütleri ve belirsizlikleri piyasa talebinde düşüşe neden olabilir. Böyle bir durumda potansiyel alıcıları kredi ödeme planları, uygun yatırım türleri ve diğer bütçe konuları hakkında bilgilendirmek piyasanın canlanmasına katkıda bulunmak açısından etkileyici bir yöntemdir.
