Kıbrıs’ın En Kalabalık Şehri

Why Do You Need to Buy a House in 2022?


2019’daki nüfus sayımına göre yaklaşık 320,000’lik nüfusuyla Lefkoşa, Güney Kıbrıs’ın en kalabalık şehridir. Ülke nüfusunun yaklaşık üçte birine ev sahipliği yapan Lefkoşa, 111 kilometrelik yüzölçümüne sahiptir. Dünyanın tek bölünmüş başkenti olan Lefkoşa, KKTC ve Güney Kıbrıs arasındaki Yeşil Hat boyunca ikiye bölünmüştür. Şehrin Larnaka ve Pafos uluslararası havaalanlarının yanı sıra KKTC’deki Ercan havaalanına ulaşımı bulunmaktadır.

Zengin Tarih ve Kültürel Çeşitlilik

Aralıksız olarak 4500 yıldan fazla süredir yerleşime açık olan Lefkoşa, zengin bir tarihe sahiptir. Tarih boyunca Bizanslılar (330-1191), Lüzinyen hanedanlığı (1192-1489), Venedikliler (1489-1571), Osmanlılar (1571-1878) ve Büyük Britanya (1878-1960) tarafından kontrol edilen şehir bu sayede zengin bir tarihe ve kültürel çeşitliliğe sahip olmuştur.

Geçmiş medeniyetlerin izleri günümüz Lefkoşasında halen yoğun olarak hissedilmektedir. Şehrin tarihi merkezi, günümüzde 3 kilometrelik kısmı sağlam olan Venedik surları tarafından çevrilidir.

Şehrin meşhur Venedik surları 1567 ile 1570 yılları arasında inşa edilmiş ve Girne, Baf, Famagusta olmak üzere Lefkoşa’ya üç adet giriş kapısı bulundurmaktadır. Famagusta kapısı, başarılı restorasyonu sonrasında Europa Nostra ödülünü kazanmıştır ve günümüzde kültürel etkinliklerin düzenlendiği bir merkez olarak varlığını sürdürmektedir. Tarihi surların bir kısmı günümüzde belediye binası, halk kütüphanesi ve postane gibi merkezlere ev sahipliği yapmaktadır.

Şehrin kuzeyinde 1572’de inşa edilmiş bir kervansaray olan Büyük Han’ı görebilirsiniz. Günümüze kadar çok iyi korunan bu tarihi bina, çeşitli sanat merkezlerine, dükkanlara, kafeteryalara ve atölyelere ev sahipliği yapmaktadır.

Müzeler

Tarihe ilgi duyanlar için mutlaka ziyaret edilmesi gereken müzeler arasında yer alan Bizans Müzesi, imparatorluğun başlangıcından 19. yüzyıla kadarki süreçte üretilmiş 220 parçalık bir Hristiyan ikonu koleksiyonunun yanı sıra özel kostümler ve tarihi kitapları barındırmaktadır.

Şehirdeki bir başka önemli müze olan Leventis Belediye Müzesi, surlar içinde yer almakta olup şehrin tarihine dair en eski kalıntılara ev sahipliği yapmaktadır. M.Ö 2300’den günümüze kadar pek çok tarihi eserin yanı sıra şehrin binlerce yıl önceki halinin video canlandırmasının da bulunduğu bu müze 1991 yılında Avrupa’da Yılın Müzesi ödülünü kazanmıştır.

Osmanlı Etkisi

Şehrin en hareketli ve meşhur caddesi olan Ledra’ya sadece 5 dakika uzaklıkta Kuzey Lefkoşa’nın en önemli binalarından birisi olan Selimiye Camii bulunmaktadır. 78 yıllık bir inşaat sürecinin ardından 1326 yılında Aya Sofya Kilisesi olarak açılan bu gotik kilise, 16. yüzyılda Osmanlılar tarafından camiiye çevrilmiştir.

Şehirdeki bir diğer camii olan Ömeriye Camii, Güney Kıbrıs’ta yer alan en önemli Müslüman ibadethanesidir. 14. Yüzyılda Lüzinyen hanedanlığı tarafından inşa edilen kilise, Osmanlı-Venedik savaşlarının ardından bölgeye düzenlenen seferde şehit olan Hz. Ömer’in mezarının bu noktada bulunduğuna inanan Mustafa Paşa tarafından 1571 yılında camiiye dönüştürülmüştür. Camiinin yakınlarında aynı ismi taşıyan bir hamam da bulunmaktadır.

Güney Avrupa, Balkan ve Orta Doğu mutfaklarının bir karışımı olarak tarif edilebilecek Kıbrıs mutfağı, yoğun Yunan ve Türk etkisiyle şekillenmiştir. Lefkoşa, yemek konusunda ziyaretçilerine çok sayıda seçeneği uygun fiyatlarla sunmakta ve ziyaretçilerini her köşede farklı bir lezzetle karşılamaktadır.

Spor karşılaşmalarına ilgi duyanlar için şehrin üç spor kulübü APOEL, Omonia ve Olympiakos Nicosia’ya ev sahipliği yapan GSP Stadyumu önemli bir ziyaret alanı olacaktır. Bu takımların yanı sıra Güney Kıbrıs A Milli Futbol Takımı da maçlarını bu statta oynamaktadır.

Lefkoşa’da bütün adada olduğu gibi trafik sol şeritten akmakta ve kiralık araçların direksiyonları sağda bulunmaktadır.


Properties
1
Footer Contact Bar Image